En Gizemli Yerler ve Esrarengiz Olaylar

Yaşadığımız dünyada teknolojinin gelişimine rağmen insanlık ve çevremiz ile ilgili olarak birçok şeyi bildiğimizi zannetmemize rağmen insanlığın en üretken teknolojik çağı olarak adlandıracağımız bu çağda bile, geçmişimizdeki bazı olayların nedenleri hala tam olarak aydınlatılamamış durumda. 

Belki de yaşadığımız evrende yalnız değilizdir. Şimdi sizlerle gizemi çözülememiş olan dünyanın en az bilinen olaylarını paylaşıyoruz.


Anahtar Kelimeler: Esrarengiz Olaylar, Gizemli Yerler, En Güzemli Olaylar, gizem, esrarengiz, en esrarengiz olaylar, en iyi gizemli yerler, en güzel gizemli yerler

Esrarengiz Olaylar Gizemli Yerler En Güzemli Olaylar gizem esrarengiz en esrarengiz olaylar en iyi gizemli yerler en güzel gizemli yerler

Bu Listeyi Paylaş

1

default.jpg

Kayıp Şehir Atlantis

Atlantis efsanevi bir kıta parçası olarak olduğu iddia edilen bir adadır ve genel olarak gelişmiş olan ve dünya barışı getirebilecek kadar bilgeye sahip olan ütopik bir toplum olarak düşünülmektedir. Atlantis fikri nesiller boyunca hayalperestleri, okültistleri ve Yeni Çağcıları (New Age) büyüledi. 1800’lerde mistik Madame Blavatsky Tibetli gurulardan Atlantis hakkında öğrendiğini iddia etti; bir yüz yıl sonra da psişik Edgar Cayce Atlantis’in (antik ve kristallerden güç alan ileri bir medeniyet olduğunu da belirterek) 1969 senesinde keşfedileceğini iddia etti. 1980’lerde Yeni Çağ mistik J.Z. Knight Atlantis’i Ramtha adında 35.000 yaşındaki savaşçı bir ruhun aracılığıyla öğrendiğini iddia etti. Atlantis konusunda binlerce kitap, magazin ve

OY VER

9

2

tamanshud-1561452412.jpg

Tamam Shud Davası

1 Aralık 1948 yılında saat sabah 6:30 civarlarını gösterdiğinde Avustralya’nın Adeleide şehrinde bulunan Somerton sahilinde bir ceset bulunuyor. Yaklaşık 40 yaşlarında bir İngiliz’e ait olduğu düşünülen bu cesedin ilginç bir şekilde üzerinde kalın kıyafetler vardı. Avustralya’nın ne denli sıcak bir memleket olduğunu düşününce, bu kısım bir hayli enteresan aslında. Ayrıca, cesedin üzerinde bir takım elbise olmasına rağmen, tüm kıyafetlerinin etiketleri yoktu ve bugün bize tuhaf gelse de, şapkası bulunmuyordu. O dönemdeki tüm takım elbiselerde şapka mutlaka kullanılıyordu. Daha sonradan yapılan bilimsel incelemeler sonunda cesedin ölüm nedeni zehirlenme olarak belirleniyor. Ciğerler ve kalp tıkanmış, dalak normalden kat ve kat büyümüş

OY VER

4

3

torinokefeni-1561452871.jpg

Torino Örtüsü

Torino Örtüsü, çarmıha gerilmiş bir adamın imgesini taşıyan keten bir bezden meydana gelmiştir. Bilim adamları bu imgenin nasıl basıldığını açıklayamamışlardır. Pek çok bilimsel araştırma ve deneyden sonra bunu kimse bulamamıştır. Bazı Katolikler, onu İsa Mesih’in gömülü örtüsü olarak görüyorlar. Şu anda İtalya, Torino’daki Baptist St John Katedrali’nde sergilenmektedir. Her iki tarafında bir erkeğin yüzü ve vücuduna ait silüet bulunan Torino kefeni hakkında yapılan yeni bir araştırma, Hz. İsa’nın izlerini taşıdığı öne sürülen kefenin Kudüs’ü sarsan büyük bir depremin etkisiyl

OY VER

3

4

summerwind-1561452266.png

Summerwind Olayı

Bir başka ürpertici ve gizemi çözülemeyen olay ise Wisconsin’de Summerwind adında bir konak. 1920’li yıllarda yapılmış ve şimdiye kadar orada yaşayan insanlar kötü bir tecrübeye sahip olmuşlardır. İlk sahibi karısıyla birlikte bu konakta yaşarken, hizmetkarlarından sürekli şikayetler duymaya başlarlar. Bir gün bodrumun sarsıldığı ve bir adamın hayalinin görüntüsünü gördüklerini söylerler. 40 yıl boş kalmış olan konağa, daha sonra yeni sahipleri taşınırlar. Ancak neredeyse her an titreyen gölgelerden görüp garip olaylar ile karşılaşırlar. Odalardan çeşitli yumuşak sesler duyarlar. Yemek odasında bazen ortaya  çıktığı söylenen bir kadının da hayalinden bahsederler. Daha sonra küçük bir kızın kalıntılarını bulduklarını ve ikici kez kontrol etm

OY VER

3

5

default.jpg

Büyük İskender'in Mezarı

İskender, İ.Ö. 323 yılında Babil’de öldüğünde hiç kuşkusuz cesedinin Batı Mısır Çöllerinin bulunduğu Siwa’ya gömülmek istenildiği söylenir. Makedonya krallarının geleneksel kraliyet mezarlığında gömüleceği de umulanlar arasındaydı. Daha sonra ise Büyük İskender’in nereye gömüldüğü konusunda hiçbir bilgi/belge bulunamamıştır. Yakın zamanda Yunan arkeologlar, Atina’nın 500 km kuzeyinde bulunan antik Amfipolis kentinde, Büyük İskender’e ait olduğu düşünülen dev bir mezar buldu. Tarihteki en büyük imparatorlardan olan Büyük İskender'in mezarının şimdiye kadar Mısır&rs

OY VER

3

6

play-1561452927.jpg

Yelken Taşları

Racetrack Playa’daki taşlar, insan veya hayvan müdahalesi olmaksızın yavaş yavaş yüzey boyunca hareket eder. Hareket ederken, bu taşlar da onlardan önce bir iz bırakarak hareket eder. Bazı bilim adamı ağır rüzgar nedeniyle meydana geldiğine inanıyor, bazıları ise insan kadar ağır taşların bu kadar kolay rüzgar ile hareket edemeyeceğini iddia ediyor. Taşınan taşları kimse hiç filme almadığına göre hala çözülemeyen en esrarengiz gizemlerin arasında yerini almakta. ABD’nin Kaliforniya ile Nevada eyaletlerinin sınırında bulunan Death Valley (Ölüm Vadisi), hareket eden taşları ile yıllardan beri bilim adamlarının ilgisini çekiyor. Günlerce gözlemlenen taşların yer değiştirmesi ise tüm araştırmalara rağmen açıklanamıyor. Ayrıca aynı nokta

OY VER

2

7

mayerling-1561452315.jpg

Mayerling Olayı

Avusturya İmparatoru Franz Joseph ve İmparatoriçe Elisabeth’in tek oğulları olan veliaht prens Rudolph ve 17 yaşındaki Mary Vetsera’;nın 30 Ocak 1889 tarihinde Viyana yakınlarındaki Mayerling köşkünde ölü bulunmaları olayıdır. Prens Rudolph tek oğul olması nedeniyle sıkı bir eğitim aldı, askeri eğitimler de gördü. fakat Prens Rudolph bunların yerine kendisinde daha çok merak uyandıran felsefe edebiyat tarih gibi konularla ilgilenmek istiyordu. dolayısıyla babasıyla zaman zaman anlaşmazlıklar yaşadı. Prens Rudolph aynı zamanda avcılıkla da ilgiliydi. Bu ilgisi nedeniyle Mayerling bölgesindeki St. Laurance malikanesinin tamamını alarak burayı av köşküne dön&uum

OY VER

2

8

voynich-1561452469.jpg

Voynich Yazısı

Egzotik bitkiler, gizemli insanlar ve yıldızlar bulunduran bu kitabın sayfalarının altı, üstü, sağı, solu çizimlerle dolu. Çizimlerden arta kalan boşluklarda ise metinler bulunmakta. Belli ki metinlerle resimler arasında bir bağlantı bulunuyor. Ama ortada önemli bir problem var. 600 yıllık el yazması kitapta yazılanlar bilinen hiçbir dilde anlam ifade etmiyor. Kitap, 1912 yılında antika kitap koleksiyoncusu Wilfrid Voynich tarafından İtalya’da satın alınmasının ardından kamuoyunun dikkatini çekti. El yazmasında kullanılan dil ise farklı alanlardan uzmanlar tarafından incelenmesine rağmen günümüze kadar gizemini korudu. 15. yüzyıla ait olduğu anlaşılan kitabı inceleyen kriptologlar, şifre çözücüler, bilim adamları metindeki tek bir s

OY VER

1

9

roanoke-1561452011.jpg

Roanoke Kolonisi

Amerika’ya yerleşen ikinci kolonidir. 1587′de Kuzey Carolina açıklarındaki Roanoke Adası’na yerleşmişler ve 1590 yılında arkalarında hiçbir iz bırakmadan ortadan kaybolmuşlardır. Bu ortadan yok oluş hakkında çeşitli teoriler üretilmiş olsa da, bu kolonidekilere ne olduğu hakkında kesin bir bilgi yoktur.1585 yılında, Sir Walter Raleigh tarafından gönderilen 100 kişi, Roaneke Adası’nda ilk İngiliz kolonisini kurmuşlardır. Raleigh bu adanın İspanyollarla savaşacak olan İngiliz savaş gemileri için mükemmel bir liman olduğunu düşünmüştü. Gemilerin onarımı burada yapılabilir, eksik cephane ve gıdaları tamamlanan gemiler savaşa tekrar dönebilirlerdi. Ama plan başarılı olamadı. Topraklar hem kolonileri, hem de civardaki Kızılderililerin ihtiyaçları

OY VER

1

10

dyatlov-1561452120.jpg

Dyatlov Geçidi Olayı

Dyatlov Geçidi vakası ya da Dyatlov Geçidi kazası, 9 kayakçının Ural Dağları’nda tahminen 2 Şubat 1959 tarihi gecesinde gizemli ölümlerini belirtmek için kullanılan bir kavram. Olay, Kholat Syakhl dağının doğusunda bulunan ve bu olayın ardından grubun lideri olan Igor Alekseievich Dyatlov’un soyadını alan Dyatlov Geçidi’nde gerçekleşiyor.12 Şubat’ta en yakın şehre haber vermeleri gereken kayakçılardan haber alınamaması üzerine arama kurtarma çalışmaları başlatılır ve ilk olarak olaydan 24 gün sonra 26 Şubat günü kayıkçıların çadırı bulunuyor. Yapılan incelemede kayakçıların olay gecesi bilinmeyen bir nedenden dolayı çadırlarını içeriden kendileri yırtarak -30 derece olan sıcaklıkta ve ağır kar yağışı altında yalın ayakları ile çadır

OY VER

0
Bu listede olmasını istediğiniz bir başlık önerebilirsiniz.
Yorumlar ( 0 )